31 Aralık 2008 Çarşamba
Son Dakikalar...
Tüm sevdiklerimize Mutlu Yıllar...
26 Aralık 2008 Cuma
Çok şey birikti yine yazıcak!

Nişan çok güzel geçti,evim artık İstanbul dışında olduğundan erken ayrılmama üzülmedim değil,ama ne yapalım bu duruma alışmak lazım.En azından gidebiliyorum deyip avutuyorum kendimi.
Bu arada daha önce de yazmıştım ailemizin (hatta Türkiye'nin son aupairi bile olabilir) son Aupairi sevgili kuzencanım pazartesi sabahı Londra yolcusu,vedalaştık bugün.Bugünkü yazımda onun ve Batıhan'ın fotoğrafını da eklemeyi çok istiyordum ama erken geldi kuzencan işlerini yetiştirmeye çalıştığı için,önce okulda bana uğradı,sonrada Batıhan'ı görmek için eve.Bu kadar koşturmacanın arasında bize vakit ayırabildi canımcım.Hem çok heyecanlı gördüm kendisini,hem de biraz tırsıyordu:)))İçimde sanki orda bir hayat kuracakmış gibi bir his oluştu.Genelde hislerimde pek yanılmam ama bu sefer yanılmayı umuyorum galiba...Hayırlısı olsun onun için,herşeyin en güzelini hak ediyor benim kuzenim,onu çok seviyoruz çok da özlüyeceğiz.Ama en azından artık nette görüşebiliyoruz kameralarla,biz ordayken böyle değildi,anca haftada bir biz telefonla ararsak görüşebiliyorduk ailelerimizle.
Gelelim sabah şekerime;
Sabah şekeri sabahın köründe saat 6'da uyanıyor,kurulmuş saat gibi,gerçi bu bizim için yeni birşey değil,bebekliğinden beri öyleydi.Ama çok enteresan sabah biraz daha uyusun diye geç yatırmayı denedik,değişen birşey olmadı.Uyanınca da illa evdeki herkesi uyandıracak,öyle bir çabası var.Bu ara Çince konuşmaya başladı abula abula bııyyy deyyy en favori kelimelerimiz,ne demek istediğini çözünce burda paylaşıcam:)))Doktora gittik geçen salı,daha odaya girer girmez bir tuhaf oldu,dudaklar büzüldü.Muayene için soymaya başlayınca bir kıyamet koptu,aman allahım zapt etmeye çalışırken kan ter içinde kaldım.Boyunda ve kilosunda çok güzel artış olmuş,uzun zamandır böyle değildi.Çok sevindim,umarım böyle devam eder.Şu anda uyuyor uyanmak üzere o yüzden hemen postu bitirmeye çalışıcam,Batıhan'ın bu sabah çektiğim bir fotoğrafını eklemek istiyorum.
Oğluşumla koklaşayım artık,çok özledim bugün.Hoşça kalın...
18 Aralık 2008 Perşembe
Batıhan bey büyümekte...

Güzelim tulum gibi o kadar çabuk küçük kalıyor ki kıyafetleri,çoğunu doğru dürüst giymeden bir bakmışız dolaptan ayıklamamız gerekicek kadar küçülmüş.Neyse büyüsün yeter ki benim oğluşum,sağlıklı olduktan sonra hiç mühim değil.Bu aralar hastalıklarla boğuşup,kötü haberler aldığımdan mı nedir sürekli şükretmek geliyor içimden.


Nuray teyzesi vize almış,Londraya gidiyor.Ailemizin son Aupairi,İngiltere Ocak ayından sonra Türkiye'den artık Aupair almıyacakmış,ne diyim kendileri kaybeder:)))Nuray da bu hafta apar topar gidecek,hiç ummuyoduk vize alabileceğini,sürede kısıtlı olduğu için vermezler diye düşünüyoduk.Bu ingilizlerin ne yapacağı belli olmuyor,hayırlısı artık umarız herşey istediği gibi olur.Çok özlüyeceğiz kendisini ama kader mi artık ne bileyim,yolun açık olsun.
15 Aralık 2008 Pazartesi
Evim Evim Güzel Evim



6 Aralık 2008 Cumartesi
İyi Bayramlarrrrr
Bizi seven ve takip eden sevdiklerimizin bayramını kutluyoruz şimdiden,dönüşte görüşmek üzere.Sevgiyle kalın...
30 Kasım 2008 Pazar
Sonunda bir ayın içinde üç yazı yazabildim:))
Dışarıda oynayıp birde üstüne banyo yapan oğluşumuz bunlara rağmen bu aralar huy edindiği üzere gözünden uyku akmasına rağmen inat ederek biraz zor uyudu.Bizde bu arada kahvaltımızı yaptık,gazeteyi karıştırdık,hatta üstüne kahvemizi içtik.Batıhan uyandıktan sonrada hep birlikte annem,kocacım,ben ve miniğimiz sahile inmeye karar verdik.


22 Kasım 2008 Cumartesi
Kasım ayı bitmeden...
Bugün ekleyeceğim fotoğraflar geçen hafta sonundan.Anneannemle,yeğenim Cansu gelmişti,güzel bir hafta sonu geçirdik birlikte.Batıhan için de çok iyi oldu,Cansuyla baya bir oyun oynadı yavrucak,uzun zamandır onları görmemesine rağmen pek yabancılık çekmedi Batıhan,hemen alışıverdi.Gelelim fotoğraflara...



Son fotoğrafta Batıhanımın ilk adım ayakkabıları,çöpe atılmadan önce ölümsüzleşsin oğlumda büyüyünce görsün istedim.(Yıpranmasından anlaşılacağı üzere Batıhan tarafından full time kullanılmıştır.)
5 Kasım 2008 Çarşamba
Fazla Söze Gerek Yok!

Oğlumuz büyümeye devam ediyor.Kaydırakta tüm kayma stillerinde(Yüzüstü-sırtüstü-oturarak) oldukça başarılı.
22 Ekim 2008 Çarşamba
Nerde Kalmıştık
Batıhan 13.ayında şimdi,10kilo 400 gram boyu da 76 cm,tam normal sınırlar içerisinde olduğunu söyledi doktorumuz.Şu boy kilo cetvelleri varya bende internetten kontrol ettim,biraz rahatlıyorum tabii böyle olunca.Bana göre yeterli besin almıyor gibi geliyor ,iştahlı değil zaten.Dün ilk defa makarna yedi,oda 3-4 adet burgu makarna.Bizim için çok sevindirici bir gelişme,ama emin olamıyoruz bir daha yer mi diye.Çünkü acayip bir çocuk sağı solu belli olmuyor,çok acıktığı için de yemiş olabilir.Ne bileyim kafaya taktıkça insan üzülüyor,ama yoğurda bayılıyor.Çorbaları seviyor özellikle tarhanayı,sebze yemeklerinden ıspanak ve semizotunu seviyor.Et fazla yemiyor bizde bu açığı çorbalarına kemik suyu koyarak kapatmaya çalışıyoruz.Bazen de çorbalarına kıyma koyuyoruz ama kıyma koyduğumuz zaman blendırdan geçirmek zorunda kalıyoruz.Sadece kıymaya has bir tepki geliştirdi bizim ki,boğazına takıldı mı kusuyor.Başka bir yiyecek için değil sadece kıymada yapıyor bunu,dedim ya acayip bir çocuk daha neler görücez bakalım.Yemek konusu sıkıntılı geçiyor biraz,meyve yemeyi çok seviyordu şimdi onu da reddetmeye başladı.Bizde kaşık mamalarının içine karıştırıyoruz.Deneyimli anneler önerilerinizi bekliyoruz.
Dün ailemizin ilk tüp bebeği Kenan Varol ziyaretimize geldi.Toplantıdan çıkar çıkmaz eve koşturdum,Batıhan ilk defa anne anne diye odalara gidip beni aramış bugün.O kadar üzüldüm ki,bir de sarılışı var bana görmeniz lazım.Hatta halama sarılmamı bile istemedi,ona sarılıcakmışım.Hele Kenan Varol'u kucağıma alınca kıyameti kopardı.İlk defa yapıyor böyle bir şey,zor sakinleştirdim.Her zaman söylerim 0-3 yaş çok önemli çocuk anneyle geçirmeli diye ama maalesef çalışmak zorundayım.Arkadaşlarım derdi ki hep suçluluk duyucaksın onunla olamadığın için,gerçekten öyleymiş.Ne bileyim anne olunca farklı düşünüyor insan,gerçekten bir suçluluk hissi oluyor.Çalışırken bazen ohh evden uzaktayım,nefes alıyorum artık dediğim de oluyor,Batıhan'ı deli gibi özleyip ahh keşke şimdi evde onunla birlikte olabilseydim dediğim zamanlarda oluyor.Bunları düşününce ya da kendimi kötü hissettiğim zaman aklıma hemen üniversite yıllarında muhtemelen Çocuk Psikolojisi dersinde okuduğumuz araştırma geliyor.Araştırma devlet yurtlarında bakılan bebekler ve çocuklar üzerinde yapılmış.Bu bebekler çok fazla kucağa alınmadıkları,çok fazla sevilmedikleri,genelde beşiklerinde yalnız kaldıkları için diğer bebeklere oranla gelişimlerinin daha geri olması,hatta zeka seviyelerinin bile diğerlerine oranla geri olduğuyla ilgiliydi.Hamileyken bazen sadece bunu düşünüp ağlardım,Batıhan doğduktan sonra da o her ağladığında ben yanına koşturduğumda geliyordu aklıma,Batıhan ne kadar şanslı bir bebk diyordum içimden onu seven bir annei bir ailesi var.Ardından ağlıyordum yine,o bebekleri düşünüp.Şimdi de kendimi teselli ediyorum işte,eve geldiğimde onunla güzel vakit geçirmeye gayret ediyorum.Hava güzelse hemen dışarı çıkarıyorum,oyun oynuyorum,ihtiyaçlarını karşılıyorum.En azından belli bir süreliğine yanında değilim diyorum.Gerçi biz çok şanslıyız çünkü Batıhan'a anneannesi bakıyor.Gözüm arkada kalmadan gönül rahatlığıyla işe gidiyorum.Annem çok güzel ilgileniyor Batıhan'la,hatta benden çok daha sabırlı.Benim işimi çok kolaylaştırıyor aynı zamanda,yemeğimiz hazır oluyor mesela.Allah razı olsun,kadıncağız kendi evini,düzenini bırakıp bize yerleşti.Hele Batıhan hakkını nasıl öder bilmem.Herkese böyle bir anne diliyorum.Sevgilerrrrrrrrrrrrr
3 Ekim 2008 Cuma
Doğum Günümüzü Kutladık


Aradaki farka bakar mısınız?

2 Eylül 2008 Salı
Yakında görüşmek üzere
Flaş haberler!
Batıhan 1 Eylül Pazartesi günü yürümeye başladı.Ne zaman yürüyecek derken onu da başardı sonunda oğluşumuz.Bugün daha bir büyümüş geldi gözüme, çok sık göremiyorum oğlumu bu aralar belki o yüzden, malum işe başladık artık.
Üç gün önce de bay bay yapmayı öğrendi.O kadar sevimli oluyor ki,bir heyecanla bay bay yapıyor herkese.Baş başı bıraktık oğluşum bebeklikten çıktı.Hem çok seviniyorum hemde bir yandan bu kadar çabuk mu biraz yavaş büyü demek geliyor içimden.İnsanoğlu nankör işte,3 aydır sıralıyordu bende ne zaman yürüyecek bu çocuk diye sayıklayıp duruyodum.İşte yürüyor oğlumuz.
Daha çok şeyler başarıyor,mesela bugün elinde oyuncakla yürümeye çalışmış.Pilav yemiş,inanılmaz bir gelişme.Ağzına tek lokma pirinç girmiş değil bugüne kadar.Çok mutluyum bugün,büyüdükçe yemediği şeyleride yemeye başlıyacak benim oğlum(İnşallah böyle devam eder).
İnternet bağlantımız kapanmadan yazımı göndermek istiyorum artık.
Yakında görüşmek üzere,bizim için dua edin.......
20 Ağustos 2008 Çarşamba
Keltoş Batıhan
Resimde gördüğünüz üzere oğluşum büyüdü de kitap okumaya bile başladı.Hemen yeni kitaplar almak lazım,oyuncaklarına da yenilerini eklemek gerek.O kadar çabuk büyüyorlar ki insan kıyafet,ayakkabı,oyuncak almaya yetişemiyor resmen.
İşimiz ve nereye taşınacağımızla ilgili belirsizlik devam ediyor.Artık ağlamayı bıraktım,hatta espri bile yapmaya başladım diyebilirim.Umarım bu hafta sonuna kadar belli olur.Bizim için hayırlısı neyse o olsun demekten başka yapabileceğimiz birşey yok maalesef.
17 Ağustos 2008 Pazar
2008 yazına elveda

Sanırım biberlere doğru saldırıya geçmişken!
27 Temmuz 2008 Pazar
carettam benim tatile devam ediyor
+208.jpg)
+195.jpg)
+194.jpg)
20 Temmuz 2008 Pazar
Oğluşum Deniz-Kum ve Güneş'le tanıştı
+058.jpg)
Hasan'la sinir krizleri geçirdiğimiz,seneye Batıhan'la bir yere gitmek yok dediğimiz, İzmir-Gelibolu otobüs seyahatimiz anlıyacağınız üzere oldukça zor geçti.Düzeninin bozulmasına alışamadı daha kuzucum,otobüste bir türlü uyuyamadı, aslında çoğu çocuk kolayca uyura arabalarda benim bildiğim ama Batıhan öyle değil nedense.Gerçi Eceabat'tan Gelibolu'ya kadar en ön koltukta oturan bayanın kucağında bir güzel uyudu yaramaz.O kadar sinirlenmişiz ki nerdeyse bırakıyoduk oğluşumuzu,çok uzak değil Tekirdağ'a gidiyolarmış onlarda,tatil dönüşü alırdık ordan geçerken:)))
Geçen sene hamileliğimin sonlarına geldiği ve kocaman bir patates çuvalına dönmüş olduğum için 2-3 kez denize girmiştim.Hemen sahillere attık kendimizi tabii bu kez kuzucumuzla birlikte,fotoğraflarda da göreceğiniz üzere oğluşumuz denize,kuma bayıldı. Çok sevimliydi gerçekten,denizi seven bir anne baba ve oğul,aile olduk biz gerçekten.İnsan inanamıyor,oğlum nerdeyse 1 yaşında olacak,11.ayına başladı.
+064.jpg)
+078.jpg)
Bu arada artık çok güzel ve yerine uygun baş baş yapıyoruz,bir bir babamıza söylüyoruz(bunu yaptığı zaman parmaklarını ısırasım geliyor),alkış yapıyoruz hehe.Herşeyi o kadar dikkatli inceliyor,konuşmalarımızı resmen kaydediyor,artık basiy komutları anlamaya da başladı.Top nerde,topu at gibi mesela,hergün yeni şeyler öğreniyor.Çok heyecan verici gerçekten.Geliboluda evimiz müstakil,çocuk dolu burası,Batıhan çocuklara bayıldı.Onlara bir gülücükler kahkaha atmalar görmeniz lazım,çok sevimli.Demek ki artık çocuk istiyor etrafında,daha önceleri bu kadar ilgi göstermezdi.Şimdi resmen benimle ilgilenin diye yapmadığını bırakmıyor.Oğluma yeni arkadaşlar kardeşlerde geliyor.Kuzenim Feride ve arkadaşım Rahşan anneler kervanına katılıyorlar,Rahşan yarın yaşıyacak bu mutluluğu Feride ablamda 1-2 hafta kadar sonra.Çok garip bunlarıda görücektik demek ki,neler paylaştık neler yaşadık,anne oluverdik birdenbire.İnsana çok uzak geliyor gençken çılgınken hiç böyle şeyler yaşamıycakmış gibi geliyor nedense.Ama dünyanın en güzel,en anlatılması zor şeyi annelik gerçektende sadece kadınlara özgü bir güdü.Şimdiden tebrik ediyorum ikisini de, hele de Feride ablam o kadar uğraştı ki çocuk sahibi olabilmek için,kocaman öpüyorum ikinizi de,bebişlerinizi de kokluyorum.
İstanbul da evimiz küçük ve erkek çocuklarına örümcek pek önerilmiyor diye almamıştım,pişman oldum diyebilirim.Kendiside bizde çok rahat ettik.Benim gibi kararsız annelere tavsiyem bir an önce almaları yönünde.Zaten çok fazla da kullanamıyorlar,tahminim bu ay yada 12.ayının içerisinde oğluşum yürümeye başlıyacak.
Oğluşum acıkmış,dışarıda oynuyordu.Hemen bişiyler hazırlıyım,zaten az olan iştahı kaçmadan.
29 Haziran 2008 Pazar
Yaşasın tatiillllllll

11 Haziran 2008 Çarşamba
İşte burdayız!!!
Batıhan'ın hızını yakalamak çok güç olucak,hergün yeni şeyler öğreniyor.Saate bakıp bütün gün "daaat daat" deyip duruyor.Dün baş baş yapmayı öğrendi,ama daha amacına uygun kullanamıyor.Bu sabah bildiği şeyleri kendi kendine söyleyip duruyodu.
Gece yine rahat uyuyamadı oğluşum,kabızlığı hala devam ediyor.Bağırarak uyandı 3 gibi ,zor yaptı kakasını.Sık sık uyandı,tabi bende iyi uyuyamadım.Geç kaldık bu sabah,fırtına hızıyla hazırlandık,oğluşumla koklaşamadan çıkmak zorunda kaldım.Neyse öğle arası sevişiriz artık napalım.
Bu arada blogumuzun ismi Deniz Yıldızı olsun istemiştik ama kabul edilmedi.Hayal treniyle idare edicez artık.